Nedir Modern Mimarlık?

Aslında tam olarak modern Mimarlık tam olarak etrafımızdaki kübik yapılaşmaya sebep olan şey diyebiliriz 300 yıl önce yapılmış bir yapıyı gezdiğimizde hepimiz o bezemeleri o titizlikle işlenmiş oymaları ve adeta heykel gibi bize sunulan bir yapıyı gördüğümüzde, neden şimdiki teknoloji ile bunlar yapılmıyor diye sormuşuzdur.

  “Peki nedir bu modern mimari ve hizmet ettiği o akılcı felsefik zemin? “

 Aslında tam olarak Modern Mimarlık nedir dersek tam olarak etrafımızdaki kübik yapılaşmaya sebep olan şey diyebiliriz 300 yıl önce yapılmış bir yapıyı gezdiğimizde hepimiz o bezemeleri o titizlikle işlenmiş oymaları ve adeta heykel gibi bize sunulan bir yapıyı gördüğümüzde, neden şimdiki teknoloji ile bunlar yapılmıyor diye sormuşuzdur. Tabii ki asıl teknoloji geliştiği için zaten vazgeçtik bu ihtişamlı seri ve hızlı üretim ürünü olan makine fikri mimari ve etkiledi makinenin gereksiz hiçbir parçasının olmayışı tamamen fütüristik ve her parçasının bir işlevi hizmet ediyor oluşu, fikri her şeyi olduğu gibi mimariye de etki eden en büyük fikirleri doğurmuştur. Yani akılcılık o güne kadar yapılmış olan yüksek maliyetli yapımı yıllara alan o ihtişamlı Gotik Barok yapılardan sırf gereksiz görüldüğü için aslında vazgeçildi. Bu fikir hoşunuza gitmeyebilir, hiç insancıl olmadığını düşünebilirsiniz, hatta estetikten vazgeçildiğine insanın estetik duygusuna hitap etmekten de vazgeçildiğini düşünebilirsiniz. Ama kesinlikle mantıksız diyemezsiniz.

Önceki Yıllarda Mimarlık

Modern Mimari aslında altında yatan ol güçlü akılcı felsefik zeminle bugünlere gelmeyi başarabildi.Bir kere dediğimiz gibi Mimarlık okullarında mimarları öğretilen dogmatik fikirlere kalıplara aslında meydan okuyor. Düşünsenize o dönemde bir mimarsınız ve size öğretilen şey simetrik bir kütlenin en doğru biçim olduğu işlerini olursa olsun hastaneye yönetim binası kütüphane olabilir. Hep aynı planlı ve aynı kütleye yapılar yapmanız öğretilmiş. Öğrencilik hayatımız boyunca sürekli aynı çiçekler sanatlarına, aynı bezemeleri etkisini aynı sütun başlıkları çizdiğinizi. Neden ihtiyaç olmadığı için öğrendikten bizden vazgeçme düşünesiniz modern iyi varlığın babası faydalı Le Corbusier’de zaten Mimarlık öğrencisi değildi Mimarlık üretilemez ama öğrenilir bu cümle bir Mimarlık öğrenciler için hep çok manidar olmuştur aslında, Çünkü hiç hocanız sizi aslında bunu yapıyor böyle yapmalısınız veya biçimi aslında şöyle olmalı demez. Sizin nasıl Düşünmeniz gerektiğini hangi sorular sormanız gerektiğini daha çok öyledir Yani günün sonunda aslında projenin kararlarını veren sizler olacaksınız. Mantıklı bu gerekçeyle insanları nerede bildiğiniz sürece projeniz de herhangi bir şey yapabilirsiniz.

Karar verecek olan sizsiniz ve o sizin projeniz olur. Aynen böyle yaptı sorular sordu kendini sorguladı cevaplar aradı cevaplar ararken beynini kullandı ve kuralları yıktı aslında. Çünkü ona öğretilen bir kalıp bir düşünce yoktu cevapları bulabilmesi için ona öğretilenden çok kendi aklını kullanarak bir şeyler olması gerekir düşüncesiyle hareket etti.

Şimdi bir Mimarlık tarihi dersini alırken aslında bulunduğu bağlama oturtmak diye bir kavram çok kullanırız bir yapı tek başına gökten inmemiştir. O dönem içerisindeki zihniyet sanat akımları düşünce tarzları hep aslında böyle etkilemiştir. Model mimarla da bulunduğu dönem içerisinde ele alırsak o dönem sanat hareketlerinde de aslında radikal gelişmeler var resimden çok daha önce de sanat sayılan müzik aslında ressamları etkilemeye başladı ve müziğin somut herhangi bir şeyi kopyalamadan insanların duygularını değiştirebilmek fikri resimlere aktarılmaya çalışıldı. Bir portre çizmeden bir meyve tabağı çizmeden insanları somut bir şeyi andıracak herhangi somut bir şey çizmeden de nasıl sanat yapılabileceğini aslında göstermek istiyorlar ve bu sayede resim sanatında tamamen soyut saydığımız geometrik biçimler ve bu geometrik biçimleri oluşturduğu yüzeyleri tanımlayan soyut renkler ortaya çıkıyor. Doğanın düzeni düzenli bir soyutlukla anlatabilir kullanılabilir hale geliyor. Resim sanatındaki bu geometrik şekiller bu soyutluluk Tabii ki Modern Mimari de etkiliyor yatay kütle ve yatay kütleye dengeleyen dikey kütleler süsleme olarak değil de sadece bir yüzeye tanımlamak için kullanılan soyut renkler modern mimarlığın vazgeçilmezi haline geliyor. Ama yanlış anlamayın. Bu bir üslup olduğu için kullanılmıyor veya güzel bulunduğu için kullanılmıyor.

Tamamen işleve hizmet ettiği için aslında güzel bugün mesela üst kata çıkan bir merdiven ağır kütlelerini arkasına saklamaktansa işleyen bir makine parçası gibi görünüp aslında estetik bir öge haline geliyor. Güneşin bolca içeri girebilmesi için geniş pencereler kullanılıyor. Biçimin işlevi değil işlerin biçimi şekillendirmesi sağlanıyor. Peki bütün bunların niye anlattık. Mimarlık okumanın nasıl bir şey olduğunu aslında bir nebze gösterebilmek için derslerinden bir kesit sunmak istedim. İkisi de en önemlisi modern mimarlığın altında yatan felsefesinden gerçekten çıkarabileceğiniz büyük dersleri olduğunu düşünüyorum Le Corbusier şanslı olarak görebiliriz. Çünkü ona öğretilen ve dayatılan herhangi fikirlerin olabileceği bir Mimarlık Okulu’nda gitmemişti farklı düşünebilir de farklı yorumlar yapabilirdi. Ama çoğumuzda olmayan bir özelliği vardı cesurdu. Herkesin yaptı mı yapmadı ve farklı bir ürün ortaya koymaktan çekinmedi düşündüğü yaratıcılığını ortaya koydu Ve korkmadı Le Corbusier gibi Aslında farklı düşünen insanlara tahamülümüz arttıkça değişik düşünce tarzlarından yol açtığı aslında değişebileceğini de ve gelişebileceğimize ve değişebileceğimize inanıyorum.

Kategoriler: Genel

0 yorum

Bir cevap yazın

Avatar placeholder

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir